ceza hukukuMakalelerCeza İnfazında Yeni Dönem: 10. Yargı Paketi Düzenlemeleri

10/06/2025
https://www.aliyuksel-hilmiozalp.av.tr/wp-content/uploads/2025/06/ceza1.jpg

Kamuoyunda 10. Yargı Paketi olarak bilinen ve Adalet ve Kalkınma Partisi mensubu toplam yüz iki milletvekili tarafından sunulan, başta 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun olmak üzere bir kısım mevzuatımızda değişiklikleri içeren Kanun teklifi, sekiz maddesi hariç olmak üzere, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nce 04.06.2025 günü oylanarak kabul edilmiş ve Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

  1. Teklifin 18. maddesi ile 5275 sayılı Kanun’un Denetimli Serbestlik kurumunu düzenleyen 105/A maddesine getirilen beş günden az olmamak üzere koşullu salıverilme tarihine kadar ceza infaz kurumunda geçmesi gereken sürenin en az onda birinin kurumda geçirilmesi gerekliliği getirilmiştir.

 

TBMM tarafından kabul edilen teklifin 18. maddesi ile 5275 sayılı Kanunun Denetimli Serbestlik kurumunu düzenleyen 105/A maddesinin birinci fıkrasına “Hükümlünün bu infaz usulünde yararlanabilmesi için beş günden az olmamak üzere koşullu salıverme tarihine kadar ceza infaz kurumunda geçmesi gereken sürenin en az onda birini ceza infaz kurumunda geçirmiş olması gerekir.” cümlesi eklenmiştir. İlgili maddeye yapılan bu ekleme ile uzun süreli olmayan hapis cezaları nedeniyle kişilerin hükmedilen ceza ile uygunluk gösterecek şekilde ceza infaz kurumunda infaz görmüyor olmasının toplum nezdinde yarattığı cezasızlık/yaptırıma uğramama algısının ortadan kaldırılmasının hedeflendiği görülmektedir. İlgili maddede yer alan bir yıllık denetimli serbestlik süresi muhafaza edilecek ancak her hükümlü bakımından aldığı cezanın miktarına göre “koşullu salıverilme tarihine kadar ceza infaz kurumunda geçmesi gereken sürenin 1/10 unu ceza infaz kurumunda geçirmesi” gerekliliği getirilmiştir.

 

Düzenleme hükümlüler bakımından daha uzun süreli hürriyeti bağlayıcı yaptırıma uğrama neticesi doğurduğundan ötürü teklifin 22. maddesi ile 5275 sayılı Kanuna eklenen Geçici 11. Madde ile yürürlük tarihinden sonra işlenecek suçlardan ötürü verilecek cezaların infazı bakımından uygulanacak olup yürürlük tarihinden önce işlenen suçlar bakımından değişiklik uygulanma alanı bulmayacaktır.

 

 

  1. İkinci defa mükerrir olan hükümlülere Açık Ceza İnfaz Kurumu’na ayrılma, Koşullu Salıverilme ve Denetim Serbestlik düzenlemelerinden faydalanma imkanı getirilmiştir.

 

Son yıllarda 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’da şu ana kadar gerçekleştirilen değişikliklerin aksine kabul edilen teklifin 21. maddesi ile Kanunun Geçici 10. maddesinin 8. fıkrasında yer alan “Koşullu salıverilmenin geri alınması nedeniyle 31/7/2023 tarihi itibariyle cezası aynen infaz edilen veya ikinci defa mükerrir olup 31/7/2023 tarihi itibarıyla bu cezanın infazı için ceza infaz kurumunda bulunan hükümlülerinin bu cezalarının infazı bakımından altıncı fıkra hükümleri uygulanmaz.” şeklindeki metinden “…veya ikinci defa mükerrir olup 31/7/2023 tarihi itibarıyla bu cezanın infazı için ceza infaz kurumunda bulunan” ibaresi çıkarılarak ve teklifin 19. maddesi ile de 108. maddenin üçüncü fıkrasında yer alan “İkinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması durumunda, hükümlü koşullu salıverilemez” ibaresi “durumunda birinci fıkradaki koşullu salıverilme hükümleri uygulanır” şeklinde değiştirilerek ikinci defa mükerrir olan hükümlülerin de diğer hükümlülerin koşulları sağlamaları halinde faydalandıkları açık ceza infaz kurumuna ayrılma, koşullu salıverilme ve denetim serbestlik müesseselerinden faydalanmalarının önü açılmıştır.

 

  1. 5275 sayılı Kanun’un 110. maddesinde düzenlenen “Özel İnfaz Usulleri” bakımından süreler ve kurumlarda köklü değişiklikler yapılmıştır.

Teklifin 20.maddesinde yer alan değişikliklerle;

“Özel İnfaz Usulleri”ni düzenleyen 110. maddenin birinci fıkrası; mevcut haliyle kasten işlenen suçlar bakımından bir yıl altı ay ve taksirle öldürme hariç olmak üzere taksirle işlenen suçlar bakımından üç yıl olarak tayin edilen ve bunun üzerindeki mahkumiyet kararları için uygulanamayan hükümlünün gece veya hafta sonu ceza infaz kurumlarında infaz görmesi düzenlemesinde süre sınırları kasten işlenen suçlar bakımından üç yıl ve taksirli işlenen suçlar bakımından ise beş yıl ve altı mahkumiyet kararları bakımından uygulanabilecek şekilde değiştirilmiştir.

Ayrıca İnfaz Hukuku sisteminin son yıllarda hedeflediği şekilde infazın kişiselleştirilmesinin sağlanabilmesini mümkün kılmak üzere hükümlünün iş yaşamı ve ailevi durumu ile ceza infaz kurumlarının düzen ve işleyişinin imkan vermesi ve hükümlünün bulunduğu Ceza İnfaz Kurumu’nun uygun görmesi halinde halinde süre aynı olmak üzere hafta içi günlerde de uygulanabileceği düzenlenmektedir.

 

110.maddenin infazın konutta gerçekleştirilmesine ilişkin ikinci fıkrası bakımından ise değişiklik ile, kadın, çocuk ve 65 yaşını bitirmiş kişiler için bir yıl olarak uygulanmakta iken sınır üç yıla, 70 yaşını bitirenler için iki yıl olarak uygulanan süre dört yıla, 75 yaşını bitirmiş olan kişilerin için uygulanan dört yıllık süre ise beş yıla çıkarılmaktadır. Ayrıca ikinci fırkaya yeni bir bent eklenmesi suretiyle 80 yaşını bitirmiş kişiler için ise cezalarının altı yılını konutlarında infaz edebilmesi sağlanmaktadır.

 

  1. maddenin ağır hastalık ve engellilik nedeniyle konutta infaz usulü değişiklik öncesinde toplam beş yıl veya daha süreli hapis cezasına mahkum olanlar ve ya adli para cezası infaz sürecinde hapis cezasına çevrilen hükümlüler bakımından uygulanırken değişiklikle birlikte “ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası” ile cezalandırılan hükümlüler hariç olmak üzere, haklarında hasta veya engelli olmaları nedeniyle cezaevinde tek başına yaşamını sürdüremeyecek kişiler ile ilgili olarak Kanunun 16/3. maddesi uyarınca konutta infaz edilmesi kararı verilebilecektir.

Bahsi geçen şekilde cezası infaz edilen hükümlünün sağlıklı şekilde denetlenebilmesi için Cumhuriyet Başsavcılılarının birer yıllık dönemlerle sağlık durumunu incelettirmesini ve hükümlünün iyileşmesi halinde infaz hakiminin ceza konutta çekilmesine dair kararı kaldırmasını gerekli kılmıştır. Aynı sebeple toplam cezası on yıldan fazla olan hükümlüler hakkında bu usulün uygulanması halinde kamuoyunda elektronik kelepçe olarak bilinen elektronik cihaz kullanımı zorunlu kılınmıştır. Hükümlü yükümlülüğünü ihlal ettiği takdirde konutta infaz edilme kararının kaldırılacağı düzenlenmiştir.

Kadın hükümlüler bakımından doğum yaptıktan itibaren altı ay geçen ve toplam üç yıl veya daha az süreli hapis ya da  adli para cezası infaz sürecinde hapis cezasına çevrilen hükümlüler bakımından yapılan değişiklikle cezanın konutta çektirilmesi için üç yıl olarak belirlenen süre beş yıla çıkarılmıştır.

 

110.maddenin beşinci fıkrasında yapılan değişiklikle cezanın özel infaz usulüne göre çektirilmesine karar verilenler hakkında denetimli serbestlik tedbiri yasağı kaldırılmaktadır.

Ayrıca yine aynı maddenin dokuzuncu fıkrasında yapılacak değişiklik ile denetimli serbestlik yükümlülüklerini ihlal edenlerin veya denetimli serbestlik esnasında kasıtlı ve alt sınırı 1 yıl veya daha fazla olan bir suç işleyip de hakkında kamu davası açılmasına sebep olup açık cezaevine gönderilen hükümlüler bakımından özel infaz usullerinden yalnızca hamileliğe ilişkin olan dördüncü fıkra ile ağır hastalılık ve engellilik nedeniyle tek başına yaşamını sürdüremeyenlerin cezalarının konutta infazı usullerinden faydalanabileceği düzenlenmiştir.

 

denetimli serbestlikte iken yükümlülüklerini ihlal eden veya 105/A maddesinin 7. fıkrasında belirtildiği üzere denetimli serbestlikte iken kasıtlı ve alt sınırı 1 yıl veya daha fazla olan suç işleyip de hakkında kamu davası açılması sebebiyle açık cezaevine gönderilen hükümlüler, m.110/3 ve 4’de düzenlenen ağır hastalık, engellilik, doğum sebepleri dışında, özel infaz usullerinden faydalanamayacaklardır.

 

SONUÇ:

Yasa teklifinin 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’a ilişkin kabul edilen maddeleri önemli bazı değişiklikler içermekle birlikte kamuoyunda 31 Temmuz Yasası olarak bilinen yasanın getirdiği problemleri ve Türkiye’nin bulunduğu politik iklim nedeniyle daha az hürriyeti bağlayıcı şekilde cezaların infaz edilmesi için kanunun mevcut halinde hariç tutulan bazı suçlar bakımından da yasal düzenleme yapılmasına ilişkin beklentilerin işbu teklif kapsamında değerlendirilmediği, değişikliklerin merkezinde cezasızlık/yaptırıma uğramama algısının kaldırılması, özel infaz usullerinin detaylandırılması ve geliştirilmesi ile ikinci defa mükerrirlerin hukuki durumlarının bulunduğu görülmektedir.

 

Hazırlayan

Av. Yiğit A. BEREKET

Paylaş
Paylaş